SON DAKİKA HABERLER : Yükleniyor.....

Cenk Gönen: "İnönü'deki o maçı unutamıyorum!"

FUTBOL | 20.11.2019 17:07

Cenk Gönen: "İnönü'deki o maçı unutamıyorum!"

Bir dönem Milli Takım'a kadar yükselen, Süper Lig'de Beşiktaş ve Galatasaray gibi önemli takımların formasını giyen Cenk Gönen, Asist Analiz TV'nin konuğu oldu. Başarılı kaleci Neslihan Ablay ve Kartal Yiğit'in sorularını yanıtladı.

"KARİYER HEDEFİMDE AVRUPA'DA OYNAMAK VARDI"

Kariyer hedeflerinden birinin Avrupa forma giymek olduğunu söyleyen Cenk Gönen, "Kariyer hedefimde; Avrupa'da oynamak vardı. Böyle bir fırsat geçti elime. 3 senelik bir proje olarak Malaga'ya gitmiştim. Eylül ayındaki A Milli Takım kampında omuzumdan bir sakatlık yaşadım. Doktorlar alternatif tedaviyle bu süreci geçebileceğimi söyledi. Ancak omzum buna olumlu cevap vermedi. İlk senemin ocak ayında operasyon geçirmek zorunda kaldım. Bu da 1-1,5 senemi aldı. Geçtiğimiz şubat ayında; takımla antrenmanlara katılmaya başladım. Tam omuzu iyi ettim derken takımda ekonomik bir kriz belirdi. Takımda en yüksek maaşı alan oyunculardan bir tanesi de bendim. 6 ay kadar maaşımı ödeyemediler. Ağustosa kadar bekledim; baktım olacak gibi değil... Avukatım, ihtar çekelim dedi. 10 Ağustos'ta ihtar çektik; 28 Ağustos'ta boşa çıktım. Devre arasına kadar futbol oynamamayı göze aldım. 2019-20'deki üretimi de kazanmaya hak kazandım. Şu an bonservisim de elimde." ifadelerini kullandı.

"BEŞİKTAŞ'A TRANSFER OLMAK BENİM İÇİN RÜYAYDI!"

Beşiktaş'ın hayallerini süsleyen bir takım olduğunu Cenk Gönen, siyah beyazlı formayla geçirdiği zamanı ve Galatasaray'ı transfer sürecini anlattı. 31 yaşındaki kaleci iki ekibi büyük camia olarak tanımlarken, "21 yaşında Denizlispor'dan Beşiktaş'a transfer olmuştum. Hayallerimi süsleyen takımların başında yer alıyordu. Babamın takımı Beşiktaş, anneminki ise Göztepe'dir. Rüyaydı benim için Beşiktaş'a transfer olmak. Ben de bunu gerçekleştirdim. Rüştü Rençber ve Hakan Arıkan vardı takımda. Onlarla idman yapmak o yaşta benim için çok büyük onurdu. Rüştü ve Hakan Ağabey sakatlık yaşadılar. Forma şansı bana geldi. Schuster zamandında çok iyi değerlendirdim elime geçen fırsatı. Üst üste iyi maçlar çıkardım. 5 sene Beşiktaş forması giydim. Bu sürenin ardından 4 senelik de kontrat yeniledim. Ardından hoca değişikliği oldu. Şenol Hoca geldi. Beni tercih etmeyeceğini söyledi. Ayrılmak zorunda kaldım Beşiktaş'tan. Ayrılmak benim tercihim değildi. Ancak Galatasaray'a gitmek benim tercihimdi. Hamza Hamzaoğlu, beni istedi. Büyük camiadan başka bir büyük camiaya geçmek bu şekilde vesile oldu." şeklinde konuştu.

"GALATASARAY'DA YABANCI KALECİ KÜLTÜRÜ VAR"

Galatasaray'da yabancı kaleci kültürü olduğunu ve yerli bir kaleci olarak sarı kırmızılı formayı giymenin zor olduğunu söyleyen Gönen, "Beşiktaş'ta çok daha fazla forma şansı buluyordum. 5 senede; 96 maça çıkmıştım. Bazı karşılaşmalara kaptan çıkmıştım. ANcak Galatasaray'da yabancı kaleci kültürü var. Taffarel'den başlayıp Mondragon ve Muslera'ya devam eden bir süreç... Galatasaray'da ilk 11'de bir Türk kalecinin oynaması çok zor. Ama ben yine de Fatih Hoca'dan, Taffarel'den ve de Muslera'dan kendime hep bir şeyler kattım. Gelişmenin ve iyileşmenin bir yaşı yok. Kupa maçlarında görev aldım. İspanya'dan da bir teklif gelince; oynamak ve yeniden milli tyakıma yükselmek için gelen teklifi kabul ettim." dedi.

"RÜŞTÜ AĞABEYİ İZLEMEK İNANILMAZ BİR ŞEYDİ!"

Türk futbolunun efsane kalecilerinde Rüştü Reçber hakkında da açıklamalarda bulunan Cenk, "Rüştü Ağabey çok büyük efsane... Türkiye sınırlarını aşmış, Barcelona'da forma giymiş, Türk Milli takımı'nda da en çok forma giymiş bir oyuncu. Rüştü Ağabey ile oynama şerefine nail olmak çok güzel bir şey. Onun milli takımdaki jübile maçında; Rüştü Ağabey oyundan çıkarken ben giröiştim. O da benim için umutulmaz bir anıdır. Çocukken Rüştü Ağabeyi izlerdim. Göztepe altyapısında; futbolcu olmaya çalıştığım yıllardı. 2002 Dünya Kupası'nda; Rüştü Ağabeyi izliyorduk. İnanılmaz bir şeydi. Tüylerim diken diken oluyordu. Onu izlerken gözlerimden yaşlar geliyordu. Acaba ben de onun gibi bir kaleci olabilecek miyim diye kendime sorular soruyordum. Onunla beraber oynamak nasip oldu. Hayat sürprizlerle dolu... İstemek lazım." değerlendirmesinde bulundu.

"KULÜPLER YERLİ KALECİLERE GÜVENMELİ!"

Türk futbol kulüplerinin kalelerini yerli isimlere emanet etmesinde yana olduğu söyleyen tecrübeli isim, "Benim dayım; Göztepe efsanesi... Ali Artuner... Turgay Şeren'den milli formayı almış, 1970'lerin efsane kalecisi... İlk defa UEFA Kupası'nda yarı final oynayan Göztepe'nin kalecisi... Aynı zamanda A Milli Takımı'nda kaptanı. Genlerden geçtiğini düşünüyorum. Kaleciliğin benim için ayrı bir yeri var. Kulüplerimizin kalelerini Türk file bekçilerine emanet etmekten yanayım. Bunun için de çalışıp yabancı kalecileri geçmemiz gerekiyor. Uğurcan ve Altay, bu kadar genç yaşta büyük takımların kalesini koruması gerçekten büyük sorumluluk. Bir santrfor boş kaleye gol atamaz ama tabela değişmez. Kaleci bir hata yapar, tabela değiştiği için tüm sorumluluk size yüklenir." ifadelerini kullandı.

"LIVERPOOL MAÇINI UNUTAMIYORUM"

Beşiktaş'ın İnönü'de Liverpool'u 2-1 yendiği maçı unutamadığını söyleyen Cenk Gönen, "Yaş itibarıyla çok büyük bilgi ve birikime sahibim. Artık bunları sahaya yansıtıp takımıma katkı sağlamak istiyorum. Oynamayı çok özledim. Benim bağımlılığım sahaya çıkıp oynamak. Yeteneklerimi sergilemek... Beşiktaş'taki son sezonumda oynadığım Liverpool maçını unutamıyorum. Kaleye geçtiğimde dedim ki; o atmosferi yaşadıktan sonra ölsem de artık gam yemem dedim. O akşam yeneceğimize çok inanıyordum. Galip geldik de. Muhteşemdi. Dinamo Kiev maçının son anlarında yaşanan karambol pozisyonu. Hamdık, piştik... Artık en olgun çağımdayım. İnşallah devre arasında bir takımla anlaşıp oynamak istiyorum. Kendimi göstermek istiyorum. En iyi çağımdayım. Rekabet halinde olabileceğim bir takımda forma giymek istiyorum." ifadelerini kullandı.

"MUSLERA DÜNYANIN SAYILI KALECİLERİNDEN BİR TANESİ"

Galatasaray'ın kalesini koruyan Fernando Muslera hakkında övgü dolu sözlerde bulunan 31 yaşındaki kaleci, "Galatasaray gibi büyük bir camianın formasını giymek benim için çok büyük bir onurdır. Galatasaray'a gitmek demek; Muslera'nın arkasında kalmak demek. Ben de bunu bilerek gittim. O camianın da formasını giymek istedim. Beşiktaş beni kadrosunda düşünmediğini iletince; şansımı demek istedim. UEFA Kupası'nı kazandıklarında; rahmetli babamla izliyordum Galatasaray maçını. Çok büyük bir sevin yaşamıştık evde. Galatasaray, ülkemizi gururlandıran takımların başında geliyor. O formayı da giymek nasip olduğu için çok mutluyum. Muslera, çok büyük bir profesyonel. Kendisine inanılmaz saygı duyuyorum. Dünyanın sayılı kalecilerinden bir tanesi. Ayaklarını çok iyi kullanıyor. Karşı karşıya iyidir, yan topa iyi çıkar, cepheden iyidir, topu iyi kavrar... Tüm özelliklere sahiptir ve bu da fark yaratmasını sağlıyor." diyerek sözlerini noktaladı.

GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ

Okuyucu Yorumları

0 Yorum

E-Posta hesabınız yayınlanmayacaktır. * İle işaretlenmiş alanlar zorunludur. Yönetici onayından sonra yorumunuz gözükecektir.

© Copyright Asist Analiz - Bolbol Medya