Ilya Deniz Tiren: "Galatasaray verdiği sözleri tutmadı!"

Galatasaray'ın eski futbolcularından Ilya Deniz Tiren, Sarı Kırmızılılar'da forma giydiği dönemle ilgili olarak Hollanda basınına açıklamalarda bulundu. 39 yaşındaki eski oyuncu, Voetbal Rotterdam adlı internet sitesine verdiği röportajda Cim Bom'dan kendisine verilen sözler tutulmadığı için ayrıldığını söylerken şunları kaydetti:

"Galatasaray, Antalyaspor'dayken onlara karşı oynadığımız bir maçtan sonra beni transfer etmek istedi. Büyük Galatasaray! Babamla birlikte taraftarı olduğumuz kulüp... Rüyalarımın takımı... Hâl böyleyken elbette onlara hayır diyemezdim. 1999 yazında resmi imzayı attım. O kulüpte oynadığım için inanılmaz gururluydum. Üç ay sonra PAF takımına gönderildim. O zamanlar 17 yaşındaydım. 

Gheorghe Hagi ve Gheorghe Popescu gibi futbolcularla birlikte antrenman yapıyordum. Zaman zaman hazırlık maçlarında bile oynadım. O sezon Galatasaray UEFA Kupası'nı kazandı ve Arsenal'ı yendiğimiz finalden sonra binlerce taraftarın antrenman tesislerinin önünde yaptıkları kutlamayı asla unutmayacağım. Benim hayatım orada geçiyordu. Başka bir oyuncuyla aynı odayı paylaşıyorduk ve bize çok iyi bakılıyordu. Futbol her şeye hakimdi. Yönetim, sezon sonu benimle devam etmek istediğini ve tatilden sonra yeni sözleşme önereceklerini söyledi. 

Yaz tatilinin ardından Galatasaray'a döndüğümde takımın başında yeni bir teknik direktör vardı. Kulüpteki yaşam da bir anda değişmişti. Kendimi benden başka altı futbolcunun uyuduğu bir odada buldum ve ilk sezonumdan alışkın olduğumun aksine diğer her şey çok daha kötü organize edilmişti. Daha da kötüsü yönetim bana verilen sözlerden tamamen bihaberdi. Yeni kontrat hakkında hiçbir bilgileri yoktu. Artık daha az oynuyordum çünkü tatilden önce ciddi bir ayak bileği sakatlığı geçirmiştim. Bu, beni hâlâ rahatsız ediyordu.

Kısacası Galatasaray'daki ikinci sezonum iyi gitmedi. Nadiren süre alabildim. İlk yılımda tecrübe ettiğimden tamamen farklı bir ortam vardı. Sevgim gittikçe azaldı. Bu dönemde hocamızla birkaç görüşme yaptım ama bakış açılarımız çok farklıydı. Anlaşmanın gerekleri yerine getirilmemişti ve bu da benim için zor bir durumdu. Dört ayın ardından takımdan ayrılmaya karar verdim. Eşyalarımı özenle teslim ederek Hollanda'ya döndüm. Hayallerinizin kulübünü terk etmek büyük bir darbedir. Ancak kendimi artık ilk yıldaki gibi hissetmiyordum. Kararı almak ne kadar zor olursa olsun kalbinizin sesini dinlemek zorundasınız. Ben de Hollanda'ya, ailemin yanına dönerek kendime orada kulüp aramam gerektiğini düşündüm."