Maçın Hikâyesi: Penaltı değildi ki; atış tekrarlatılsın!

Hatayspor, Trabzonspor’a karşı ilk yarıda özellikle ilk 20 dakika çok iyi oynadı. Diouf ve Boupenza da goller kaçırdılar.

Sonrasında toparlanan ve dengeyi kuran Trabzonspor takımı, 22’de Djaniny’nin yoktan var ettiği pozisyonda 1-0 öne geçmesini bildi. Fakat Kamara ve Diouf’un bitmek tükenmek bilmeyen enerjilerinin Trabzonspor’u çok yorduğunu da söylemeliyiz.

Çeşitli sebeplerden dolayı son haftalarda birkaç kaliteli futbolcusundan yoksun olarak maçlara çıkmak zorunda kalan Trabzonspor’da, bu kez de Ekuban ve Hugo yoktu. Abdullah Avcı, Yusuf Sarı ve Hosseini’ye görev verdi. Peki, Trabzonspor’da işini en iyi yapan kimdi diye sorarsınız, kesinlikle Djaniny idi derim. Attığı o güzel gol vardı ya, harika ötesiydi ve kaleci Münir’in de kapattığı köşedendi.

Baker’in gereksiz faulleri ile ilgili de söyleyeceklerimiz var. Hatay maçında hiçbir şey yapmadığı ve her zaman ki gibi gördüğü gereksiz sarı kart nedeniyle takımını zora sokan isim oldu. Abdullah hocanın Baker’den halen neden medet ummaya çalıştığını da anlamış değilim. Elinde Flavio gibi, Baker’den daha yetenekli bir futbolcusu varken…

Yusuf Sarı’dan bahsedelim... Yusuf her takıma lazım bir oyuncu. Ama Trabzonspor gibi büyük takımın 11’inde oynayacak kapasiteye sahip değil, bakmayın siz zaman zaman yokluktan çıktığı maçlarda ara sıra parladığına. Hatay maçında iyi oynadı evet ama yetmiyor işte…. 77’de kaçırdığı inanılır gibi değildi. Bir de oyundan çıkarken, gördüğü gereksiz sarı kart cezalı duruma düşmesine yol açtı Galatasaray maçında.

Şimdi asıl konuya gelelim. Maçın hakemi Zorbay Küçük’ün olağanüstü sertlikte oynanan müsabakada kırmızı kartlar göstermesi gerekirdi. Özellikle Hataylı oyunculara…. Pablo, peş peşe önce Yusuf Sarı’ya; sonra da Djaniny’e fauller yaptı, her defasında geçiştirildi. Trabzonsporlu oyuncuların ayak bileklerine basmalarını söylemiyorum bile. Tam bu sırada alakasız pozisyonda Parmak cezalandırıldı, sarı kart gösterildi. Avcı da aksilik olmasın diye oyuncuyu kenara almak zorunda kaldı.

Sonuç olarak, Diouf’un attığı penaltı atışının tekrarlatılması oldu. Uğurcan penaltıyı kurtardı. VAR, topa vurulurken oyuncular içeri girdi yorumunu yapmış olacak ki penaltının tekrar edilmesini istedi. Boupenza da beraberlik golünü attı. 1-1. Bende diyorum ki; penaltı değildi ki, tekrarını yaptırdınız. Flavio, zaten rakibine dokunmamıştı bile.

Abdullah hocaya da şu eleştiriyi yapalım. Oyunun sonu gelmiş, sakatlıklardan çıkmış oyuncuları maça sokmasını ben büyük bir hata olarak değerlendiriyorum. Siz anladınız beni…