SON DAKİKA HABERLER : Yükleniyor.....

9 DETAY: Süper Lig'de 19. hafta

9 Detay | 24.01.2020 14:16

Haftanın maçı, karşılaşma öncesi analizleri, dikkat çeken rakamlar, istatistikler ile 19. haftaya doğru dikkat çekenler 9 Detay'da...

Didem DİLMEN Didem DİLMEN
9 DETAY: Süper Lig'de 19. hafta

Süper Lig’de 19. haftaya doğru yelken açıyoruz... Maçlara, detaylara, istatistiklere bakıp öngörülerimizi bir araya getirdiğimiz 9 DETAY’ın yeni bölümünde, haftanın öne çıkan maçlarının yanı sıra gol türlerini, ilk yarı ve ikinci yarı gol sayılarını, teknik direktör değişikliği derlemesine de yer vereceğiz.

Cuma günlerinin hem İddaa ve bahis meraklıları hem de takımını yakından takip eden taraftarları bir araya getiren bölümü 9 DETAY’a başlıyoruz.

1- AÇILIŞ MAÇI: GENÇLERBİRLİĞİ – GAZİANTEP FK

Süper Lig’in en sert ve en faullü oynayan takımı Gaziantep FK’nın maçlarında sıklıkla sakatlık nedeniyle duran, akıcılığı sağlamanın zor olduğu karşılaşmalara neden oluyor.

Hem kendi oyuncuları hem rakip için biraz fazla gözü kara müdahaleler sağlık ekiplerine maç boyunca fazla mesai yaptırıyor, oyun duruyor ve yine duruyor, top hareket halinde kalmıyor, biz de burada sıklıkla Sumudica’nın bu sertlik anlayışını eleştiriyoruz.

Gençlerbirliği gibi akan oyunu, sürekli hareket halindeki topu tercih eden, ikinci bölge ile üçüncü bölge arasındaki çizgiyi hem ileri hem geri giderek aktif kullanan takıma da son derece ters gelebilir Gaziantep...

3-1 kazandığı Göztepe maçından bu yana 3 maçtır galibiyet alamayan Gençlerbirliği’nin bu süreçte Sivasspor’la 2-2 berabere kaldığını da ekleyelim. Lideri saha içinde en fazla zorlayan takım olarak dikkat çeken Gençlerbirliği, rakibinin zorluk derecesi çok yüksek maçların ardından yaşadığı mental yorgunluğu çok iyi değerlendirmişti. Beşiktaş mağlubiyetinin ardından da geçtiğimiz hafta, Çaykur Rizespor’a yeni transferi Milan Skoda’nın iki golüyle mağlup oldular.

Gaziantep FK ise geçtiğimiz hafta, Fenerbahçe’ye karşı savunmada yaptığı hatalarla 2-0 mağlup olmuştu. Saha içinde daha etkili olan, daha fazla atak geliştirip daha çok oyunu kontrol eden taraf Gaziantep olsa da hem paslaşmaları atağa çevirmek hem de ataklarını sonlandırmada yetersiz kalmıştı. Bir kez daha; “topa sahip olmak değil, o topla ne yaptığınız önemlidir!”

Gençlerbirliği, oyun yapısı ve futbol fikri olarak Gaziantep FK’nın zaaflarını iyi değerlendirip skoru elde edebilecek bir takım. Öte yandan sertlik ve faullü oyuna, maçın sürekli durmasına, her durduğunda yeniden konsantre olmaya ve hatta bekleyen soğuyan oyunu fırsata çevirmeye alışık Gaziantep FK her rakibi gibi Gençlerbirliği’ni de çok zorlayacaktır.

Bu maçtan fazla gol beklememek mantıklı bir tercih olur. Rakibini iyi çalışması ve hazırlanmasıyla övdüğümüz Gençlerbirliği’nin de Gaziantep FK’ya karşı çözüm üretebileceğini öngörüp ev sahibini bir adım önde düşünebiliriz. Soğuk bir cuma akşamı için iyi bir izleme alternatifi olacaktır.

2- FENERBAHÇE – BAŞAKŞEHİR

Haftanın en önemli maçı, şampiyonluk yolundan kopmak istemeyen ve ekonominin getirdiği kaotik süreci ancak saha içinde çözebilecek olan Fenerbahçe, sezonun Sivasspor ve Trabzonspor ile birlikte en iyi futbol oynayan takımı Başakşehir’i ağırlayacak.

Futbolculuğundaki Okan Buruk’u hatırlayanlar, hoca olarak onun futbol fikrini izlerken çok da şaşırmıyorlardır muhtemelen... Gözlerini kapattıklarında sahadaki Okan’ın merkez ve sağ koridordan oyunu yönlendirmelerini, geriden rakibi okuyarak doğru alanlara takımını nasıl yönlendirdiğini görebiliyorlardır.

Bugünkü Okan Buruk’un ayağında topu yok ama elinde tebeşir var, belki o tebeşiri toptan bile daha iyi kullanıyor olabilir.

Ersun Yanal’ın Okan Buruk’un iki temel fikrine çözüm bulması gerekiyor.

Birincisi, hücuma çıktığında ceza sahası içine 2 oyuncu sokarak başlayan atakları olgunlaştıkça sağ ve sol kanatlardan bek ve hücumcularıyla atılan toplarla birlikte aniden köşelerden içeriye sürpriz adamlar giriyor. Normalde boş görünen kale sahası bir anda kalabalıklaşıyor. Bu plan rakip savunmayı o kadar dengesiz hale getiriyor ki, resmi ekranda gördüğünüz anda anlayın ki Başakşehir’in golü geliyor.

Oyunu savunmada kabul etmek istemeyen, topa sahip olma fikrine saplantılı olmasa da ne zaman verip ne zaman geri alacağını çok iyi bilen bir takım Başakşehir; rakibin oyununu kendi istediği şekilde manipüle ediyor. Tüm bunları topladığınızda, dominasyon kuramadığı maçlarda skoru elde etmekte zorlanan, savunması ve kanat çizgilerinde orta saha oyuncuları oynatmak zorunda kalan, oyunu merkeze yığılan ve belli oyuncuları üzerinden yürüyebilen Fenerbahçe için çok zor bir maç olacağını düşünmek doğal...

Galatasaray’ı, tam da yukarıda anlattığımız gibi yenen Başakşehir’in Fenerbahçe’yi yenebilmesi mümkün, elbette Ersun Yanal, rakibine güzel bir sürpriz hazırlamıyorsa...

Gol olacağı kesin ama kaç olacağını ilk golün dakikası belirleyecektir. Beraberlik de yüksek ihtimal olmakla birlikte deplasmana daha yakın bir karşılaşma öngörmek mümkün.

3- GÖZTEPE - BEŞİKTAŞ

Bundan sadece birkaç yıl önce amatör küme ve alt liglerde debelenen, iflas etmiş ve yanlış yönetimlerin cezasını çeken binlerce taraftarının asla yalnız bırakmadığı bir kulüptü Göztepe.

Bu pazar günü saatlerimiz 16:00’yı gösterdiğinde kendi statlarında ilk oynayacakları maçta Beşiktaş’ı ağırlayacaklar.

Neresinden bakarsanız bakın, muhteşem bir hikayedir Göztepe, yeniden ayağa kalkmanın ve şahlanmanın hikayesidir, daha da ötesinde bir gönül meselesidir.

Başkan Mehmet Sepil, İzmir Atatürk Stadı’nın kapalı diye tabir edilen tribününde üçlü çektiren, çocukluk aşkı Göztepe’yi sırtına almış, eşine az rastlanır bir başkan profilidir. Dünya petrollerinin en önemli oyuncularından biri olmakla futbol kulübü yönetmek arasındaki farkı en hızlı şekilde algılayıp yaptığı hatalardan ders çıkartarak, battı bitti denen kulübü Süper Lig’e taşıdı, ve ancak bugün nihayet bir stada sahip olacaklar.

Bu duygu halindeki Göztepe’nin pazar günkü stat açılışında karşısına kim çıkarsa çıksın, şansı çok az olacaktır.

İlhan Palut’un futbol anlayışına hızla adapte olan futbolcuların saha içindeki dinamizmi, hareketliliği, kolay zapt edilememezliği de Beşiktaş’ın başına iş açacaktır.

Elbette kazanmak zorunda siyah beyazlılar...

Kazansa da kaybetse de Abdullah Avcı ile yolların ayrılacağı haberleri bu denli yüksek ihtimalken, bu kararın ne zaman alınacağı da maçın sonucunu etkileyebilir. Avcı ile maç sonunda ayrılık açıklanırsa 90 dakikayı Beşiktaş’ın kendi lehine çevirmesi zorlaşabilir, maçtan önce açıklama yapılırsa beklentilerin dışında bir Beşiktaş, Göztepe’ye karşı sahaya çıkacaktır.

Yeni stat, atmosfer, duygusal yoğunluk gibi futbol dışı etmenlerin sonucu belirleyeceği bir maç beklentisi ile Göztepe’nin galibiyetle ayrılabileceğini, en az 3 gollü bir maç izleyebileceğimizi düşünebiliriz.

4- KONYASPOR – GALATASARAY

Bu sezon 19. haftaya kadar sadece 3 galibiyet alabilen ve ligin en fazla beraberlik alan takımına dönüşen Konyaspor’da Aykut Kocaman ile camia arasında bağları tutabilmek ne kadar zor olsa da kulüp ve taraftarın bu zorlu süreçten ya Kocaman ile çıkmak ya da batacaksa da Kocaman’la batmak gözü karalığını hem anlamak hem de saygı duymak gerekiyor.

Türkiye’de değil futbolda, hemen hiçbir yerde göremediğimiz, iki taraflı bir inanç söz konusu ki Konyaspor’un bu sezonu ligde tutunarak bitireceğinden kuşku duymak insanın aklına gelmiyor.

Konya kurtulacak, ancak 11 maç sonra gelen Ankaragücü galibiyetinin ardından Galatasaray’dan puan alabilmeleri çok kolay görünmüyor.

Bu, Konyaspor’un zayıf olmasından çok Galatasaray’ın tam da krizin çıkışında görünmesinden temel alan bir öngörü...

Şöyle ki; Galatasaray zaten kötü bir ilk devre geçirmiş, mental ve fiziksel olarak 90 dakikayı tamamlayamayan performansına karşılık az gol atıp az gol yiyen, taktiksel disiplinin ve oyun planı değişikliklerinin sahadaki oyuncular tarafından karşılanamadığı bir kopukluktan muzdaripti.

Bunun en temel nedenlerinden biri, oyun ve hücum kurulumunun neredeyse tamamen ortaya yığılması, hem karşılama hem hücum geçişleri için merkez oyuncuların görevi üstlenmesi, aşırı yük binen elektrik hatları gibi bu bölgedeki oyuncuların da kısa devre yapmasıydı. Özellikle beklerin takımı ileri çıkartmada etkisiz kalması, kanatların içeri kat etmesi, merkezdeki oyun kurucu görevinin de sahipsiz kalması eklenince takımın dengesi kurulamıyordu.

Devre arasında Galatasaray iki bek aldı; biri Saracchi, diğer sözleşmesi dondurulan Linnes... Denizlispor galibiyetinde, tek bir maçta Galatasaray’ın oyununun bu kadar siyah beyaz kadar farklı olması, işte o dengenin yeniden kurulmasının ürünüydü.

Şimdi devam esas, Galatasaray’ın Konyaspor deplasmanından kazanarak çıkması gerekiyor.

5- SİVASSPOR – ÇAYKUR RİZESPOR

Sezonun ilk devresinde Sivasspor’u yenebilen 2 takım oldu; biri Galatasaray, diğeri Çaykur Rizespor. Ancak o tarihten bu yana hem İsmail Kartal’ın ekibinin düşüşe geçmesi hem de Sivasspor’un oyununu iyice oturtması ile birlikte adeta “çok fazla su aktı”. O nehir artık aynı nehir değil.

Rize ekibi geçtiğimiz hafta yeni transferi Milan Skoda ile Gençlerbirliği’ni 2-0’la geçti ve uzun aradan sonra rahat bir galibiyet elde etti. Öte yandan henüz Sivasspor gibi düzenli bir takıma karşı hele ki o soğuk deplasmanda ayakta durabilmeleri çok da mümkün görünmüyor.

Sezonun kalan haftalarında Sivasspor’u en çok ligin alt sıralarındaki takımlar zorlayacaktır. Olası mağlubiyetler de bu ekiplerden gelebilir. Rakip ne kadar güçlüyse Sivasspor’un kazanma ihtimali de o kadar yüksek olacaktır.

Bu noktada bir ekleme daha yapmak gerek: Sivasspor’un oyunu kadrosunun istikrarına bağlıydı, aynı oyuncuların rotasyonu Rıza Çalımbay’ın en güçlü silahı oldu. Bu defa Rizespor karşısında ilk 11’den 4 oyuncu eksik: Uğur Çiftçi ve Goiano ile Erdoğan Yeşilyurt kart cezalısı, Fernando Andrade ise sakat.

Eksikler, rotasyona girecek oyuncuların performansı ve kadro genişlediğinde oyunun nasıl değişeceğini göstermesi açısından kritik bir karşılaşma olacak.

Sürprizlere açık olup olmadığını bize maçın ilk 15 dakikası gösterecek.

6- YENİ MALATYASPOR – TRABZONSPOR

Sergen Yalçın ile yollarını ayıran ve Kemal Özdeş’le anlaşan Yeni Malatyaspor’da yeni teknik direktörün ilk maçı olacak.

Trabzonspor’da ise Hüseyin Çimşir ile ikinci devreye başlayan takımın genel olarak bıraktığı yerden devam ettiğini söylemek mümkün.

Gol bol atan, çok hücuma çıkan, savunmayı da hücumda geçiren Trabzonspor’un, ilk devreyi dağınık ve iç sorunlarla geçirmiş Yeni Malatayspor karşısında favori olması doğal.

Öte yandan yeni teknik direktörün ilk maçını kaybetmeme istatistiği ile Yeni Malatyaspor’un kazanma ihtimalinin yüksek olması da doğal.

Birbirine bu denli zıt iki doğallıktan çıksa çıksa sürpriz çıkar...

Maçın gollü, hatta bol gollü ve iki tarafın da kaleyi bulabileceği bir karşılaşma olarak göründüğünü de söyleyebiliriz.

Süper Lig’in bu sezon derbileri dışında en öngörülemeyen maçı, yazarken bile beyin hasarına neden olabiliyor!

7- 18 HAFTANIN GOLLERİ

Geride kalan 18 haftanın gol türlerini 3’e ayırarak inceleyelim: Kontratak, duran top, akan oyun...

Ligin en fazla kontratak golü atan 2 takımı var; 4’er kez ile Başakşehir ve Sivasspor.

4 ekip ise henüz kontrataktan gol bulamamış; Alanyaspor, Galatasaray, Konyaspor ve Antalyaspor.

Duran toptan Beşiktaş’ın 11 ve Alanyaspor’un 10 golü bulunuyor.

Duran top organizasyonunda gol bulamış tek takım ise Konyaspor.

Trabzonspor, Süper Lig’in akan oyunda en fazla gol atan ekibi, 29 kez ile... Sivasspor’un 28, Alanyaspor’un 26, Fenerbahçe’nin 24 golü akan oyunda geldi.

Genel olarak hem duran top hem kontratak gollerinde Süper Lig’de gol sayısının bu kadar az olması ilgi çekici bir bilgi.

Gelelim hangi takımın hangi türde daha fazla gol yediğine...

En fazla kontratak golü kalesinde gören iki ekip 4’er kez ile Fenerbahçe ve Beşiktaş. Göztepe ve Denizlispor ise bu türden gol yemediler.

Duran toptan 10 gol yiyen takım Kayserispor bu alanda lider; Göztepe 8 ve Rizespor ile Ankaragücü de 7 golle takip ediyorlar.

Süper Lig’de duran toptan gol yememiş takım yok; Başakşehir, Sivasspor ve Denizlispor’un bu şekilde 1’er kez kalesinde gol görmüş.

Akan oyuna karşı savunma sorunu yaşayan takım sayısı ise oldukça fazla; 20 ve üzerinde akan oyun golünü engelleyememiş 7 takım bulunuyor. Sırasıyla Kasımpaşa, Kayserispor, Ankaragücü, Antayaspor, Gaziantep FK, Gençlerbirliği ve Denizlispor.

Akan oyun golünü en az yiyen, rakamı 10 ve altında tutabilmiş 3 takım var sadece; Göztepe ve Galatasaray 9, Alanyaspor 8 golü engelleyemedi.

8- İLK YARI VE İKİNCİ YARI GOLLERİ

Gollerin ilk yarı ve ikinci yarıda dağılımlarına baktığımızda arada çok ciddi bir fark ortaya çıkıyor.

Süper Lig’de gollerin 208’i ilk yarıda, 268’i ikinci yarıda gelmiş.

Süper Lig’de 18 haftada 41 ile en fazla gol atan ekip olan Trabzonspor, bunların 20’sini ilk yarıda bulmuş. Fenerbahçe’nin 26 golünün 19’u, Başakşehir’in 36 golünün 17’si ilk 45 dakikada atıldı.

İlk yarıda en az gol atabilmiş 3 takım ise şöyle sıralanıyor: Denizlispor 3, Ankaragücü 4 ve Konyaspor 6 gol.

İlk devrede atılan 208 golün 199’u normal sürede atılmış, 9’u uzatma dakikalarında geldi.

Bu 9 golün dağılımı ise şöyle: Beşiktaş, Göztepe, Konyaspor (2), Alanyaspor, Kasımpaşa, Denizlispor (1).

İkinci yarıdaki 268 golün lideri 22 ile Yeni Malatyaspor. Trabzonspor 19, Sivasspor, Alanyaspor ve Beşiktaş 17 gol bulmuş.

İlk yarıda olduğu gibi ikinci yarıda da en az gol atan ekiplerden biri Konyaspor’un 16 golünün 5’i ikinci yarıda geldi. Kayserispor’un 7 ve Antalyaspor’un 8 golü yine ikinci 45 dakikada.

Konyaspor’un ilk yarı uzatmaları gibi ikinci yarı uzatmalarında da en fazla gol atan ekiplerden biri olması oldukça ilginç bir detay... Başakşehir, Gaziantep FK, Kasımpaşa ve Denizlispor ile birlikte 3’er kez 90 dakikanın uzatmalarında gol buldular.

Son dakika gollerinin lideri Sivasspor 5 ve Alanyaspor ise 4 kez maçın uzatmalarında kale çizgisini geçtiler.

Göztepe, Rizespor ve Antalyaspor’un ise ikinci yarıya eklenen uzatma dakikalarında golü bulunmuyor.

9- TEKNİK DİREKTÖR DEĞİŞİKLİĞİ

Devre arasında da teknik direktör değişikliğine giden takımlar eklenince hoca değişimi sayısı bir anda yükseldi.

18 Süper Lig takımının 9’u lige başladığı teknik direktör ile devam ediyor; elbette şimdilik...

Alanyaspor’da Erol Bulut, Galatasaray’da Fatih Terim, Fenerbahçe’de Ersun Yanal, Beşiktaş’ta Abdullah Avcı, Çaykur Rizespor’da İsmail Kartal, Başakşehir’de Okan Buruk, Sivasspor’da Rıza Çalımbay, Gaziantep FK’da Sumudica ve Konyaspor’da Aykut Kocaman 19 hafta itibariyle görevlerine devam ediyorlar.

Kayserispor ve Kasımpaşa 4. teknik direktördeler...

Ankaragücü an itibariyle 3. teknik direktörünü arıyor. Antalyaspor’da Tamer Tuna ve Denizlispor’da bu sezonki 3. teknik adam.

Yeni Malatyaspor’da Kemal Özdeş, Gençlerbirliği’nde Hamza Hamzaoğlu, Trabzonspor’da Hüseyin Çimşir, Denizlipor’da Mehmet Özdilek, Göztepe’de İlhan Palut ikinci teknik direktör olarak devam ediyorlar.

GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ

Okuyucu Yorumları

0 Yorum

E-Posta hesabınız yayınlanmayacaktır. * İle işaretlenmiş alanlar zorunludur. Yönetici onayından sonra yorumunuz gözükecektir.

© Copyright Asist Analiz - Bolbol Medya