SON DAKİKA HABERLER : Yükleniyor.....

ADA GEZİLERİ: Korona ve Newcastle

Ada Gezileri | 25.04.2020 13:05

Premier Lig, geri dönüş için gün saymaya başladı, futbol yeniden dönüyor ama ne zaman... Erhan Barış Karakuş'la Ada Gezileri'nde gündemi yazıyor.

Erhan Barış KARAKUŞ Erhan Barış KARAKUŞ
ADA GEZİLERİ: Korona ve Newcastle

Ada Gezileri’ne hoş geldiniz.

Yine Ada futbolunu konuşmak için birlikteyiz.

Sizlerin de takip ettiği gibi futbol için tünelin ucu görünmeye başladı.

UEFA’nın toplantısı ve hastalığın Avrupa kıtasında gerileme eğilimi göstermesiyle birlikte liglerin başlayacağı tarihle ilgili gerçekçi planlamalar yapılmaya başlandı.

Tabii bir de Ada’da çokça konuşulan Newcastle United’ın satışı meselesi var. Bakalım Ada’da neler oluyor.

TÜNELİN UCU GÖRÜNDÜ MÜ?

İngiltere, Avrupa’daki birçok ülkenin aksine koronavirüsü başlangıçta fazlasıyla küçümsedi.

Sürü bağışıklığı gibi saçma ve karşılığı olmayan yöntemlerle oyalanmaları ve gerekli radikal önlemleri erken almamalarının bedelini ödüyorlar.

Ülkede vaka ve ölüm sayıları özellikle son 3 haftada dramatik biçimde arttı.

Ancak Avrupa ve diğer birçok ülkede olduğu gibi (kimi uzmanlara göre) virüs en üst noktayı yakalamış durumda ve gerileme işaretleri veriyor.

Bu durum da hayatın ve tabii ki konumuz olan futbolun normal işleyişine dönmesi konusunda umudu artırıyor.

Yani tünelin ucu göründü diyebiliriz.

8 HAZİRAN TARİHİ ÖNE ÇIKTI

Geçtiğimiz günlerde Premier Lig’de, lig yönetimi ve 20 kulüp arasında video konferans yöntemi ile yapılan toplantıda yol haritası konuşuldu ve ligin başlangıcı için bir tarih belirlenmeye çalışıldı.

Buna göre futbola dönüş için bazı görüşler ortaya konuldu. Tesislere futbolcuların antrenman kıyafetleriyle gelmesi, tesislere girişlerde araç içinde test yapılması ve ateş ölçümü, idmanlarda 5’erli gruplarla çalışılması gibi yöntemler konuşuldu.

Futbolcuların ve teknik heyetlerin tesislerde fazla süre almaması gerekliliği üzerinde duruldu. Bazı kulüpler, bana göre çok saçma olmakla beraber, seyircisiz maçlarda statlarda hoparlörlerden taraftar tezahüratının olması gerektiği ve böylece futbolcuların motive olacağı tavsiyesini getirdi.

Fazla uzatmadan sadede gelirsek, 18 Mayıs’ta antrenmanların başlaması, 8 Haziran’da da lig maçlarının devam etmesi görüşü kabul gördü.

Ancak tabii ki bu bir karar değil öngörü. Bu durumu hastalığın İngiltere’deki seyri belirleyecek. Sağlık otoritelerinin de görüşüyle, alınacak önlemler siyasi otoriteye kabul ettirilebilirse İngilizler en büyük aşklarına kavuşabilecekler.

PSİKOLOJİK VE EKONOMİK BASKI

Modern dünyada insan ırkının karşı karşıya kaldığı belki de en büyük tehdit ortada dururken futbol kimin umurunda diyenler olabilir. Mantıken çok da yanlış bir ifade değil bu.

İnsan hayatından daha önemli şey yok. Ancak tüm dünyada kitlelerin hayatlarında önemli yer tutan futbol ve benzeri organizasyonların bir an önce başlaması için beklenti var. Tabii bunun birkaç sebebi bulunuyor.

Birincisi psikolojik tarafı.

Futbol özelinde bakarsak ve İngiltere’ye odaklanırsak, bu spor ve PL insanlar için çok çok önemli. O ünlü sözde olduğu gibi sahiden sadece futbol değil. İnsanların hayatlarında ve yaşam sevinçlerinde çok önemli bir yer tutuyor.

Futbolu, bu kaotik dönemde hayata geri dönüşün ilk adımı olarak görenler bile var.

Konunun bir diğer ayağı ise ekonomik. Futbol kulüpleri, lig organizasyonları ve bu dev endüstriden beslenen birçok sektör ve kurum iflasa doğru gidiyor. Kulüpler ve lig yönetimleri bunun farkında. Gelinen noktada tahribatın daha da büyümesini istemiyor ve bir an önce sahaya dönmeyi arzuluyorlar.

Aksi halde, büyük zarar gören futbol endüstrisinin belini uzun süre doğrultamayacak olmasından korkuyorlar.

Başka bir nokta da bu tahribatın ekonomik olarak domino etkisi yaratması. Tabii burada kulüpler kadar sponsorlar ve yayıncı kuruluşların da baskısı söz konusu.

Tüm bu şartlar göz önüne alındığında sahaya dönmek kaçınılmaz bir son olarak ortaya çıkıyor. Ama çok da riskli olduğunu söylemeye sanırım gerek yok.

SUUDİ NEWCASTLE UNITED

Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu’nun Newcastle United'ı 300 milyon Sterlin karşılığında satın almak konusunda anlaşmaya varmasıyla İngiltere de karıştı.

Suudi Arabistan Prensi Selman’ın önderliğindeki fonun uzun süredir bir Premier Lig ekibi satın almak için uğraş verdiği biliniyor.

Fon önce 3 milyar Sterlin’lik teklif ile Manchester United’a talip olmuştu. Ancak bu teklif kabul görmeyince rota Newcastle United’a çevrilmişti.

Araplar, bu defa Newcastle United’ın sahibi Mike Ashley’e 300 milyon Sterlin’lik teklifle geldi ve anlaşma sağladı.

128 yıllık köklü kulüp için yaklaşık 2.5 milyar Türk Lirası veren fonun transfer için de 200 milyon sterlin ayırdığı, teknik direktörlük görevi için de Mauricio Pochettino ile anlaştığı konuşuluyor.

Ancak şunu da belirtelim satın alma henüz resmen gerçekleşmedi, tamamlanması için 3 haftalık sürece ihtiyaç bulunuyor.

Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu (PIF) Newcastle United’ın %80 hissesine sahip olacak.. Kalan %20 ise daha önce Manchester City’nin satışında da önemli rol oynamış olan Amanda Staveley’e ait PCP adlı şirket ve Reuben Kardeşler arasında bölüşülecek.

Gelelim asıl tartışmaya; İngiltere’de bu haber büyük tepkileri beraberinde getirdi, özellikle insan hakları grupları ve Katar merkezli spor yayıncısı beIN Sports anlaşmaya tepki gösteriyor.

İNSAN HAKLARI SAVUNUCULARINDAN TEPKİ

Uluslararası Af Örgütü’nün İngiltere Direktörü Kate Allen, Premier Lig Başkanı Richard Masters'a mektup gönderdi, satışın engellenmesini istedi ve Suudi fonunun neden İngiliz kulübü satın almaya çalıştığının ciddi olarak düşünülmesi gerektiğini belirterek şöyle devam etti:

"Premier Lig, uluslararası hukuka aykırı, global futbol değerleriyle çelişen, son derece ahlak dışı eylemlerini örtbas etmek adına futbolun ihtişamı ve prestijini kullanmak isteyenlerin oyuncağı olma riskiyle karşı karşıya bulunmaktadır."

Gerçekten çarpıcı ve karşılığı olan ithamlar bunlar. Suudi Arabistan yönetimi ve Prens Selman’ın son dönemde tepki çeken icraatları, en önemlisi de Cemal Kaçıkçı cinayeti tepkilerin yükselmesinde öncelikli etken.

PREMIER LİG’İN YAYINCISI ANLAŞMAYA KARŞI

BeIN CEO'su Yousef el-Obaidly de Premier Lig kulüplerinin başkanlarına mektup gönderdi. Suudi Arabistan'ın ig maçlarını yasa dışı yayınlayan beoutQ platformuna izin verdiğini belirtti.

Yousef el-Obaidly, “Suudi Arabistan'ın Premier Lig kulüplerin fikri mülkiyet haklarını geçmişte çalmış ve bugün çalmaya devam ettiğini” söylüyor.

PREMIER LİG KULÜBÜ SAHİBİ DEVLET OLUR MU?

Anlaşma resmileşir ve Newcastle United satılırsa, yabancı yatırımcıların adeta ablukaya aldığı İngiliz futbolunda bir kale daha düşmüş olacak. İtalyan, Amerikalı, Taylandlı, Çinli, Rus, Arap ve İranlı yatırımcıların sahipliğindeki PL kulüplerinin yanında artık birkaç numunelik İngiliz sahipli kulüp kaldı.

İşin ilginç bir diğer tarafı da Newcastle United’ı satın alanın Suudi Arabistan Devleti’nin ta kendisinin olması. Yanlış anlaşılmasın satın alanların milleti ile ilgili bir derdimiz yok. Zaten saydık PL’de hemen her milletten ‘sahip’ var.

Ancak futbolun para ile ilişkisinin geldiği bu nokta biz futbolu sevenleri endişelendiriyor. Bakalım futbolda bu ‘parayı veren düdüğü çalar’ saçmalığı hangi noktalara gidecek.

Bu haftalık da bu kadar, sağlıkla kalın.

 

GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ

Okuyucu Yorumları

0 Yorum

E-Posta hesabınız yayınlanmayacaktır. * İle işaretlenmiş alanlar zorunludur. Yönetici onayından sonra yorumunuz gözükecektir.

© Copyright Asist Analiz - Bolbol Medya